Bugün siyasi tarihimizde önemli bir dönüm noktasını teşkil eden “Gezi Parkı” protestolarının başlamasının 11. yıldönümüdür.
Bilindiği üzere,“Gezi Parkı” protestoları, İstanbul’da “Gezi Parkı‟nın bulunduğu alandaki ağaçların kesilerek, “Topçu Kışlası”nın yeniden inşa edilmek istenmesi üzerine başlamıştır.
“Topçu Kışlası”nın ise tarihimizde simgesel olarak önemli bir veri vardır. 1908 devrimine karşı gerçekleştirilen ve Padişah II. Abdülhamid’in de rolü olduğu düşünülen “31 Mart Vakası” olarak bilinen gerici ayaklanma, aralarında Mustafa Kemal’in de bulunduğu “Hareket Ordusu” tarafından 27 Nisan 1909’dabastırılmıştır. Ayaklanmanın bastırılması sürecinde en önemli çatışmalar “Taksim”deki “Topçu Kışlası” önünde olmuş ve 70 kişi idam edilmiş, II. Abdülhamid ise tahttan indirilmiştir.
Siyasal İslamcı İktidar, bir bakıma tarihsel bağ kurmak ve tarihsel yenilmişliklerini onarmak adına simgesel anlamı olan “Topçu Kışlası”nı yeniden inşa etmek istemiştir. Protestolar,medya kanalları yoluyla uluslararası kamuoyunun gündemine taşınmış ve Recep TayyipErdoğan’ın uluslararası kamuoyundaki “reformcu” lider imajı tuzla buz olmuş ve o tarihten itibaren“otoriter” bir figüre dönüşmüştür.
Türkiye’nin modernleşmiş kitleleri, tüm dünyaya modern Türkiye’nin hayatta olduğunu göstermişlerdir.
Siyasal İslamcılara, “Gezi Parkı”nın yerine “Taksim Kışlası” yaptırtılmamıştır. Bu da onlara dert olmuştur.
“Gezi Parkı” protestoları, Türk ulusunun Anayasa’dan ve hukuktan kaynaklanan demokratik bir hak kullanımıdır. Her demokratik hak kullanımını bir kalkışma olarak takdim etmeye ve hukuğu araçsallaştırarak cezalandırmaya çalışan anlayış, demokrasinin katlinden de sorumludur.
Devlet ve Türk ulusu, muhakkak surette, demokrasiyi adeta katleden siyasal İslamcı zihniyetten kurtarılacaktır.
“Gezi Parkı” protestolarında, güvenlik güçlerinin aşırı güç kullanması suretiyle ve karışıklıklarda hayatlarını kaybeden yurttaşlarımızı rahmetle anıyoruz. Kamuoyuna saygıyla duyururuz.
Yenilik Partisi Parti Sözcüsü
Doç.Dr. Kemal ÇİFTÇİ